“İttihat Terakki” Çevirileri ve Olimpiyat

Posted by on Haziran 18, 2006 in Deneme, Etkinlik, Güncel

Türkiye’de daha önce duymadığımız, fakat birdenbire 4.’süyle uluslar arası bir olimpiyat olarak ünlenen “4. Uluslar arası Türkçe Olimpiyadı” için hazırlıklar Nisan aylarında başlamış. Örneğin 18 Haziran’da ileri seviyede Türkçe adlı yarışmanın 1.’si olan Safiye Abbas adlı öğrencinin geldiği Erbil Nilüfer Kız Koleji’nde seçmeler Nisan ayında yapılmış (solda, kız kolejinde İngilizce münazara, 2004):

“4. Uluslararası Türkçe Yarışması’nda Irak’ı temsil edecek öğrencileri seçmek için Işık İlköğretim Okulunda seçme imtihanları yapıldı. Seçmelere Işık Koleji, Nilüfer Koleji, Selahaddin Koleji ve Süleymaniye Koleji katıldı.

Seçmeler neticesinde Irak’ı 4 farklı dalda temsil edecek öğrenciler belirlendi. Buna göre gidecek 4 öğrencinin 3 tanesi Nilüfer Koleji’nden çıktı.”

Burada anılan kolejler Fezalar Eğitim Kurumları olarak anılıyor, ayrıca Erbil’de bir de Işık İlköğretim İlkokulu bulunuyor.

5 Mayıs 2006’da Samanyolu Haber’de bu kurumlarla ilgili olarak burada 1650 öğrenciye Türkçe, İngilizce, Kürtçe ve Arapça eğitim verildiğini belirten bir haber yayınlanmış ve Fezalar Eğitim Grubu genel müdürü Talip Büyük şöyle demiş:

”Buradaki eğitim kurumları arasında yapılan sınavlarda başarılı olan zeki öğrencileri okulumuza alıyoruz. Öğrencilerimiz arasında, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ve IKDP lideri Mesud Barzani’nin yakınları da bulunuyor”

Rusya’da bu tip okullar son birkaç yıldır kapatılıyor:

“Rusya’da Fethullah Gülen ile bağlantılı olduğu ileri sürülen okullara yönelik operasyonlara 2002’de hız verildi.

Rus İç İstihbarat Servisi FSB, o yıl, Serhat, Eflak, Toros, Tolerans ve Ufuk gibi vakıf ve dernekleri, ‘CIA adına istihbarat çalışması yürütmek, Türk lobisi oluşturmaya çalışmak ve radikal dinci eğitim vermekle’ suçladı.

Operasyonlar çerçevesinde Dağıstan, Tataristan, Karaçay-Çerkez Özerk Cumhuriyetleri’nde Türk okulları kapatıldı, 50’den fazla Türk ve Rus, Nur cemaatine üye oldukları gerekçesiyle sınırdışı edildi ya da gözaltına alındı.”

12 Haziran 2006 tarihli Aksiyon dergisinde olimpiyat için gelen Nilüfer Kız Koleji öğrencileri şöyle tanıtılıyor:

Irak, üç yıldır çatışmalarla dünyanın gündeminde. Kan ve gözyaşının dinmediği toprakların kuzeyinde Türkçe öğrenen iki Kürt kızı, bu sene dördüncüsü düzenlenen Türkçe Olimpiyatları’na katılmak için Türkiye’ye geldi. Amaçları Türkçeyi en güzel konuşanlar arasında dereceye girmek, hatta altın madalya almak. Erbil Nilüfer Kız Koleji’nin 350 öğrencisi arasında aksansız ve güzel Türkçe becerileriyle öne çıkan ve yarışmaya katılma hakkı kazanan Safiye Abbas (Lise 2) ve Yara Vüşyar (Lise 1) isimli öğrenciler, “Dillerimiz bizim için çatışmanın değil, uzlaşma ve birleşmenin simgesi.” diyor. Üstelik bunu, herkesin Kuzey Irak’taki oluşumlarla ilgili endişe duyduğu bir ortamda söylüyor.

Yara Vüşyar, 6 yıldır Türkçe konuşuyor. Ayrıca Arapça, İngilizce ve Kürtçe de biliyor. Jules Verne’in klasikler arasına giren 80 Günde Devr-i Âlem kitabını Kürtçeye çeviriyor bugünlerde. 19 yaşındaki Safiye Abbas da dört dil biliyor. Okullarında eğitim dilinin İngilizce olmasına karşın Türkçe kitaplardan aldıklarını “Dünyamı dolduran ne varsa onlardan öğrendim.” diye tarif ediyor. Kuzey Irak’ın Türkçe sevdalısı kızları olarak hedefleri televizyon, radyo, internet kanalıyla hayatlarına yerleşen Türkçenin sınavında madalya almak. Öğretmenleri Ayşe Coşkun, Kırgızistan, Afganistan ve Irak olmak üzere 9 yıldır dünyanın değişik coğrafyalarında Türkçe öğretiyor.”

Aynı yazıda, “İttihat Ve Terakki’den Beri En Büyük Fırsat” başlığının altında Türkiye Yazarlar Birliği eski Başkanı Yazar Necmettin Turinay’ın şu sözlerine yer veriliyor:

“İran ve Orta Asya dillerine Türkiye Türkçesinden en çok tercümenin yapıldığı bir döneme girdik. İttihat ve Terakki’den bu yana Türkçe adına yakaladığımız en büyük fırsat bu. Türkçenin yakın zamanda dünyanın en çok konuşulan dillerinden biri olması işten bile değil.”

Olimpiyatın düzenleyicilerinden biri olarak anılan Dil-Set Türk kolejleri için kurulmuş (aynı yazı):

“Türk gönüllü müteşebbisleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla dünyanın dört bir yanında açılan Türk Kolejleri de dil eğitiminin yurtdışındaki beşiklerinden biri. Yaklaşık yüz ülkede on binlerce öğrenci Türkçe öğrenenler kervanına dâhil oldu. Bu okulların Türkçe eğitim ders kitaplarını oluşturmak üzere 2000 yılında kurulan Dil-Set Yayınları dünyanın Türkçe öğrenme serüvenine çok önemli katkılar sağlıyor. Yurtdışındaki okullarda lise düzeyinde Türkçe öğretimi 1990’lardan sonra arttı. Dil-Set Yayın Müdürü Tuncay Öztürk, Türkçe eğitiminin ıstırabını yedi yıl bizzat yaşayanlardan. Lise düzeyinde Türkçe öğretim seti eksikliğiyle harekete geçen Dil-Set, Adım Adım Türkçe eğitim setleri kapsamında oluşturulan 100 parça eğitim materyali ile bugüne kadar 80 binden fazla öğrenciye ulaşmış. Amerika’dan Tacikistan’a kadar birçok ülkede bu dil setleri eğitim materyali olarak kullanılıyor. Yayın müdürü Öztürk, Kazakistan’da 5 bin, Türkmenistan’da 3 bin diye sıraladığı seti kullanan öğrenci sayısını bugün sadece Orta Asya için 20 binden fazla diye tamamlıyor.”

Dil eğitimi için devlet desteği de, Yunus Emre Kültür Merkezleri’yle geliyor (aynı yazı):

“Dışişleri Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ortaklaşa hazırladığı Yunus Emre Kültür Merkezleri projesinde öncelik Batı Avrupa ve Orta Asya ülkelerinde olacak. Bugüne kadar soydaşlarımıza yönelik işleyen kültür merkezleri kabuk değiştirecek. Yurtdışında bu merkezlerin kurulmasıyla ilgili yasal altyapı 10-15 gün içinde Meclis gündemine gelecek.

Yunus Emre Kültür Merkezleri aynı zamanda Türkçe seviyelerinin tıpkı İngilizce’deki TOEFL sistemi gibi standart bir şekilde ölçüleceği uluslararası sınav merkezleri haline de gelecek. Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de sınava giren ile Viyana’da sınava tabi olan kişinin Türkçe dil seviyesi bu merkezlerde belirlenecek.”

İlber Ortaylı, bu öneriyi 29 Mayıs 2005’te dile getirmiş:

“Türk dilini öğrenme, Türkiye’yi anlatacak sergiler ve konferansları izleme talebi bilhassa komşu ülkelerde hayli fazla. Halep’te başkonsolosluğumuzun açtığı dil kurslarına bir çırpıda 250 kişi kaydolmuş, bir o kadarı da sırada ve öğrenciler çok ciddi. Şam, Amman, Kudüs, İsrail’de Tel-Aviv, Mısır’da Kahire ve İskenderiye, İran’da Tahran, Kafkasya’da Tiflis ve ilişkiler gelişirse Erivan ve tabii Orta Asya şehirleri, bitmedi Körfez Emirlikleri ve tabii ki, Kiev, Moskova, St. Petersburg, Budapeşte, Bükreş, Üsküp, Lehistan’da Varşova ve bunun gibi daha nice belde Yunus Emre kültür merkezlerini bekliyor. .. Yunus’un diline, kültürüne koşanlara hizmet etmek bir mali sorun değil. Yeter ki gayret ve himmet sahibi olalım. Resmiyetten değil, gönülden bu işe sarılalım. Umarız ki Yunus Emre merkezleri yedi iklim, dört bucağı saracak.”

Kuşkusuz, bu kültür merkezleri ve Türkçe eğitimi alan çocuklar kitaba ihtiyaç duyacak. Onlar da unutulmamış, olimpiyatın düzenleyicilerinden olan Zambak Yayınları (1998-) gibi yayınevleri bu hizmeti sunacak:

“Zambak Yayınları aslında para kazanmaktan çok kaliteli ürünleri çocukların hizmetine sunmayı hedeflemiş bir yayınevi… ‘Çocuk için Çocuk Edebiyatı’ bakışını oturtmuşlar ve eğitimde yeniliklere açık bir anlayış güdüyorlar. Evrensel değerlerle çocuklara ulaşmaya çabalarken, geçmişle gelecek arasında köprü kurmayı da misyon edinmişler. Burada, dünya çapında rekabet edebilecek baskı, görsellik ve tasarım kalitesine sahip eserler için kafa yoruluyor. Bünyelerindeki, okul öncesi yayınlar, fen ve matematik kitapları, Selt ve Dilset Yayıncılık dünyaya açılmış bile. Mısır, Endonezya, Çin, Hindistan, Rusya, Macaristan, Bulgaristan, Filipinler ve Tayvan gibi pek çok ülkeyle irtibattalar. Çocukları sevgi, paylaşım, arkadaşlık, doğaya saygı değerleriyle besliyorlar. Genç zihinleri hayata hazırlarken, en ufak ayrıntı dahi atlanmıyor.”

Kim söyleyebilir Türkiye’ye yeniden “Avrupa’nın hasta adamı” dendiğini, büyük miktarda dış ve iç borcu olduğunu, Birlik ve İlerleme’nin yeniden kurulmadığını? Türkçe çeviriler için büyük bir gelecek var.

 

İlgili okumalar:

“Hoş Geldin Türkçe,” 12 Haziran 2006, Aksiyon (bu yazı Türkiye’de çeviri çalışmalarının geleceği konusunda önemli bilgiler içeriyor).

Infomatrix-2006, teknoloji alanından benzer bir “olimpiyadı” incelemek yararlı olabilir. Sponsorları arasında Microsoft Romanya ve Cihan Haber Ajansı var. Zaman Gazetesi, Aksiyon dergisi ve Cihan Haber Ajansı, Feza Gazetecilik’e ait. Fethullah Gülen’e ait bu grupla ilgili dava belgesinde ayrıntılı bilgi yer alıyor.

“İşte Türkiye’nin Gururu,” 18 Haziran 2006, Zaman. Türkçe olimpiyatında ödül alanların listesi. “Ali Şir Nevai Ödülleri; Prof. Dr. İlber Ortaylı ve Prof. Dr. Kenan Gürsoy’a, Gaspıralı İsmail Ödülleri; Doç. Dr. Mehmet Kara ve Yavuz Bülent Bakiler’e, Karamanoğlu Mehmet Bey Ödülleri de; Bülent Ecevit ile Toktamış Ateş’e verildi.”

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir