Wikiçeviri: Resmi kurumların yapmayacağı çeviri

Posted by on Aralık 5, 2010 in Çevirmenle Söyleşi, Güncel

Birgün gazetesi Wikileaks çevirmenlerinden Altan Tanrıverdi’yle söyleşi yaptı. Tanrıverdi, söyleşide Wikileaks’i keşfetme, izleme ve ona katkıda bulunma sürecini anlatıyor.

>>>> ‘Friendfeed.com/wikileakstr’ ve ‘friendfeed.com/sizintilar’ grupları nasıl kuruldu? Belgeler gündeme düşmeden önce de aklınızda böyle bir çalışma var mıydı? Sizden bu sürecin ayrıntılarını öğrenebilir miyiz?

WikiLeaks’in varlığını farketmem oldukça garip bir tesadüfe dayanır. 2007’de, The Whistleblowers adlı bir diziyi Internet üzerinde araştırırken, BBC üzerinde wikileaks.org ile ilgili bir habere denk geldim. Haberde, kendilerini Wikipedia’nın sansür edilemez versiyonu olarak lanse eden bu siteyi o zamandan beri takip etmekteyim.

ABD elçiliklerinin gizli belgelerinin yayınlanacağını öğrendikten sonra ilk tepkim, siteyi ve Twitter hesaplarını sürekli kontrol etmek oldu. Twitter hesabında ‘sigorta’ olarak dosyaların şifrelenerek thepiratebay.org adresine konulduğunu görene kadar aklımda çeviri ile ilgili bir plan yoktu. Telgrafların çok önemli bilgiler içerdiğini düşünmeme neden olan bu olaydan sonra ‘friendfeed.com/wikileakstr’ grubunu kurarak FriendFeed bağlantılarımı çeviri konusunda katkı sağlamak için davet ettim. O sırada belgeler henüz yayına konulmamıştı. Bekleme sürecinde grup üyeleri şifrelenmiş dosyayı indirme konusunda organize oldu ve gerektiğinde dosyanın nasıl açılabileceği konusunda bilgilendirildi. Yüzlerce üye gruba katıldı. Kısacası biz hazırdık.

>>>> Oluşturduğunuz bu gruplarda çevirilere yardımcı olan kaç kişi var? Çevirilerin sağlıklı ve doğru bir şekilde iletilmesi için nasıl bir sistem oluşturdunuz?

Bu konuda tam bir sayı verebilirim. Şu ana kadar mevcut 1.621 üyenin 148’si mevcut telgrafları tam veya özet olarak çevirerek gruba ekledi. Telgrafların yayınlanması ile birlikte grupta bir kaos ortamı oluşmaya başladı ve bunu bir düzene sokma imkânı bulamadık. Kullanıcılar sürekli olarak yaptıkları çevirileri ekledi ve bu çeviriler altında fikir alışverişleri gerçekleşmeye başladı. Akışı izlemek bir süre için imkânsız hale geldi. İlk olarak moderatörler sayesinde grupta çevirilerin öne çıkmasını engelleyen mesajları engellemeye başladık. Daha sonra ‘friendfeed.com/sizintilar’ grubunu oluşturarak, telgrafları ID numaralarına göre organize etmeye ve geçici olarak eklenen çevirileri, en uygun çevirileri bulduktan ve inceledikten sonra eskileri ile değiştirmeye başladık. Şu an rahatlıkla ‘friendfeed.com/sizintilar’ grubu telgraf çevirileri konusunda en iyi kaynak oldu diyebilirim.

>>>> WikiLeaks belgelerinin yayınlanmaya başladığı gece, ana akım medyaya ait internet sitelerinde belgeler birkaç paragraflık haberlere konu olurken, sizin oluşturduğunuz grupta Türkiye ile ilgili belgelerin önemli bir kısmı (ana hatlarıyla da olsa) çevrilmiş, açığa çıkarılmıştı. Sizce o gece ‘yurttaş gazeteceliği’ ana akım medyayı nasıl solladı?
İlk olarak uzun zamandır FriendFeed ile yatıp kalkan bir topluluğa sahibiz. FriendFeed, diğer sosyal ağlara nazaran daha sıkı bir iletişim imkânı sunuyor. Bu platformun bize sağladığı imkânları ve bilgiye en hızlı biçimde ulaşma isteğimizi sonuna kadar kullanabildik. Organize olmamız ve çeviri için hazırlıkları tamamlamamız çok kısa bir sürede gerçekleşti. Spontane bir şekilde de olsa çeviriler paylaşılmış ve telgrafların ana hatları çevrilmişti. Bu sırada yeni bir telgrafın eklenip eklenmediğini otomatik olarak kontrol eden bir uygulama geliştirdim. DDoS saldırılarına uğramadığı zamanlarda her dakika siteyi kontrol eden bu uygulama ile telgraflardan herkesten önce haberdar olma fırsatı buluyoruz. Eklenen telgraflar birkaç dakika içerisinde ‘friendfeed.com/sizintilar’ grubuna link olarak eklenmiş oluyor. Yeni telgrafları da hızlıca gözden geçirerek özet çevirisini ekliyorum, böylece yayınlanmasını takip eden 10 dakika içerisinde grubu takip edenler telgraf hakkında bilgiye sahip oluyor. Genelde ana akım medyadan en az 1.5, en çok 6 saat önce telgrafları yayınlamış oluyoruz.

>>>> İnternet üzerinde farklı platformlarda örgütlenerek, bu belgelerin çeviri ve paylaşımına katkıda bulunan insanlar olmasaydı, sizce ana akım medya bu belgelerin açıklanmasında nereye kadar gidebilirdi? ‘Yurttaş gazeteciliği’ gündemin belirlenmesinde rol oynadı mı?
Buna, oluşturduğumuz grubu işaret ederek “evet” demek çok iddialı ve büyük ihtimalle yanlış bir cevap olacaktır. Buradaki ‘yurttaş gazeteciliğini’ WikiLeaks’in yaptığını ve bizim de bunu yaygınlaştırmak ve bilgiye ulaşılmasını hızlandırmak için onlara yardım ettiğimizi varsayıyorum. Artık ‘sansür edilemez’ şekilde dünya çapında yayılan belgelerin ana akım medya tarafından görmezden gelinmesi mümkün gözükmüyor. Buradaki asıl soru bunu ne şekilde sunacaklarıdır. Telgrafların tek kalemden çıkmaması, birbiri ile tam olarak zıt görüşlerin yer alması, bazı telgraflarda diplomatların yorumlarının oldukça etkili olması ana akım medyaya temsil ettikleri görüşler ışığında dezenformasyon imkânı tanıyor. Örneğin Tayyip Erdoğan’ın çok çalışkan bir siyasetçi olduğunu belirten telgrafı kullanırken, İsviçre’de 8 banka hesabı olduğunu öne süren telgrafı göz ardı edebilirsiniz. Bunu bizim yaptığımız çeviri girdilerinde de görebilirsiniz. FriendFeed kullanıcıları, dünya görüşlerine uygun çevirileri beğenirken diğerlerini görmezden gelebiliyor. Bizim ana akım medyadan en önemli farkımız ise içeriği ne olursa olsun bir telgrafın çevirisi eklendiğinde ana sayfada manşet olduğu gerçeğidir.

>>>>Belgeleri dilimize çevirerek yayınlarken herhangi bir oto-kontrol ve veya oto-sansüre ihtiyaç duydunuz mu? Yayın politikanız neydi?
Mevcut içeriği en doğru şekilde ve eksiksiz olarak aktarabilmek için eski çevirilere sık sık geri dönüşler yaparak kontrol ediyoruz. Bilgilerin, bize göre önemsiz olsa dahi, tüm ilgili içeriğini eklemeye çalışıyoruz. Bizim açımızdan bilgi üzerinde yönlendirmeye neden olabilecek herhangi bir değişiklik, düzeltme, görmezden gelme söz konusu olamaz. (Söyleşinin tamamı için bkz. Birgün, 5 Aralık 2010)

Test Sorusu:

Bu çeviri girişimini haber ajansı çevirileriyle karşılaştırmak bir sonuç verir mi? Örneğin Anadolu Ajansı’nın “İmparatorluk Geri Geliyor” başlığıyla bütün medyaya aktarılan, “The Empire Strikes Back” adlı makaleden yapılmış, çevirmeni anonim olan haberi bir wikiçeviri saymak mümkün mü? Turistik tanıtım yazısını çeviri yoluyla politik bir yazıya dönüştürmek hangi çeviri türünün özelliği?