“Stay hungry, stay foolish”? Nasıl çevirilecek?

Posted by on Ekim 12, 2011 in Duyuru, Güncel, Manşet

Steve Jobs herkesin bir Apple ürünü olsun istiyordu, ama daha da başarılı oldu: artık herkesin bir Steve Jobs’u var.

Nihat Genç’in Jobs’u (“Jobs öldü bir diş ısırılmış elma ölmeyecek”) Ahmet Altan’ın Jobs’unun (“Cesur bir dahi“) tıpatıp aynısıysa, makinelerin ideolojisiz çağı iyice yerleşmiş demektir. Mümkünse şu satırların hangisinin hangisine ait olduğunu bulun:

“Konuşmasının sonunda gençlere öğüdü bir dergide okuduğu dört kelimeydi.

“Aç kalın, aptal kalın.”

Aç ve aptal kalmayı göze aldığında, çok başarılı ve çok akıllı olabiliyordun, sır “göze alabilmekte” yatıyordu.

Steve Jobs nerden bakarsan dünyanın en büyük şirketlerinden birinin üst yöneticisi, ama kabul edelim, ilk gençliğinden beri onu yaşatan tek şey bir büyük iddiadır: bağımsızlık insana ruhani bir enerji verir.

Bu cümleyi defalarca tekrar edelim: BAĞIMSIZLIK İNSANA RUHANİ BİR ENERJİ VERİR..”

Fakat ilginç olan şey, herkesin – solcu, sağcı, boşvermiş ya da ısrarcı, herkesin – Jobs’un Vehbi Koç ya da İshak Alaton’dan farklı, daha övülesi bir girişimci figürü olduğu konusunda uzlaşması. Farklı nesilden ve farklı sektörden, evet, ama herkesi otoyol ya da doğalgaz bağımlısı, araba ya da kombi kullanıcısı yapmakla, sesli iletişim bağımlısı ya da cep telefonu kullanıcısı yapmak arasındaki fark ne? Steve Jobs kanser olduğunu öğrendikten sonra iş alanını değiştirmedi, onun yerine, 1 dakikadan fazla kullanmanın beyin kanseri riskini artırdığı klinik bulgularla kanıtlanmış olan cep telefonu üretimi işine girdi. Kapitalist sistemin temel trajedisi somutlaşıyor burada: bizi öldüreceğini ya da yıpratacağını ya da başkalarını bu şekillerde etkileyeceğini bildiğimiz halde “iş” olarak tanımladığımız etkinlikleri yapmak zorunda kalıyoruz. Steve Jobs’un Çin’de üretim yaptırmasında ve taşeron fabrikalarda işçilerin intihar etmesinde değil asıl trajedi, çünkü Fransa’da da işçiler intihar ediyor – küresel özelleştirme sistemi her yerde görece aynı bunalımı yaratıyor; asıl trajedi Steve Jobs’un kendi varlığını, hayatını da – başı, sonu, işlevi olan – bir ürün haline getirmiş olmasında. Standford konuşması bu ürünün somutlaşmış biçimi. Burada Jobs, bilgisayar çağı girişimcilerinin temel hilesine başvuruyor: Batının 1968’lerde yaşar gibi olduğu özgürlükçü havayı 1980’lerde başlayan gerici hayalkırıklığı havasıyla içiçe geçirmek. Bunun için de, The Whole Earth Catalog adlı marjinal yayının bir sloganını, kendi düsturu olarak sunuyor: Stay hungry, stay foolish.

Jobs, bir bakıma, 1968’lerin sözünü 2000’lere çeviriyor. İngilizce içinde bile deyimin anlam değiştirdiği kesin. Fakat çarpıcı olan şey, başka dillerde bunun daha farklı anlamlara kavuşması. Ahmet Altan “Aç kalın, aptal kalın” derken benimsediği bir çeviriyi kullanıyor herhalde, ama Arslan Bulut, medyanın “örgütlü cehalet” üretimini değerlendirirken, Pelin Hazar’ın Bütün Dünya dergisi için yaptığı serbest çeviriyi kullanarak bambaşka bir yorum çıkarıyor: “Sizi aç kalmanız rahatsız etmiyorsa, aptal kalmanız da rahatsız etmeyecektir.”

Önemli olan bu kadar farklı olan Jobs çeviri ve yorumlarının aynı sonuca, Jobs’u bir girişimci olarak övmeye varması. Günümüz dünyasında ideolojiler çatışıyormuş gibi görünürken özünde çatışmıyor demek ki. Kuşkusuz işin mantığı içinde Jobs özel bir figür, örnek bir girişimci, zeki bir adam. Fakat Amerika, küçük bir zengin zümresiyle dünyayı – diğer bütün ülkelerden daha şiddetli bir şekilde – yağmalıyor ve Jobs, bu zümrede yer alıyor. Obama’nın yemeğe davet ettiği yeni nesil girişimciler, teknokratlar arasında, Microsoft,  Facebook ve diğerleriyle birlikte yer aldı. Karısını bıçaklayarak manşete çıkmadı belki, ama Obama’nın yeni savaş planlarına karşı çıkmadı. Ürettiği iPod’lar Irak’ta askerler tarafından çeviri aygıtı (çeviri silahı?) olarak kullanıldı – olumlu mu, olumsuz mu saymalı bunu? Yoksa sadece bir olgu olarak mı değerlendirmeli?

Belki de bu soruların bir yanıtı “Stay hungry, stay foolish” ifadesinin çevirisinde yatıyor. Mevcut çeviriler doğru görünmüyorken, nasıl çevirmeli bunu? Geçmişin özgürlükçü ruhunu bugünün cahil tüketici ortamında dile getirme, ifade etme olanağı var mı? Şaşırtıcı bir şekilde, Apple’ın kaderini değiştiren iPhone’dan – 2007 – iki yıl önce yapılmış olan Stanford Konuşması’nın yaratıcı çevirisi mümkün mü? Yeni yarışmamız bu olsun, ideolojisiz anayasadan önce yapmaya çalışalım.

Jobs’un Stanford Konuşması’nda “Stay hungry, stay foolish” ifadesinin kullanıldığı kısım:

“When I was young, there was an amazing publication called The Whole Earth Catalog, which was one of the bibles of my generation. It was created by a fellow named Stewart Brand not far from here in Menlo Park, and he brought it to life with his poetic touch. This was in the late 1960’s, before personal computers and desktop publishing, so it was all made with typewriters, scissors, and polaroid cameras. It was sort of like Google in paperback form, 35 years before Google came along: it was idealistic, and overflowing with neat tools and great notions.

Stewart and his team put out several issues of The Whole Earth Catalog, and then when it had run its course, they put out a final issue. It was the mid-1970s, and I was your age. On the back cover of their final issue was a photograph of an early morning country road, the kind you might find yourself hitchhiking on if you were so adventurous. Beneath it were the words: “Stay Hungry. Stay Foolish.” It was their farewell message as they signed off. Stay Hungry. Stay Foolish. And I have always wished that for myself. And now, as you graduate to begin anew, I wish that for you.

Stay Hungry. Stay Foolish.”